Logo

Ege'nin İncisi İzmir'de Günübirlik Gezilecek Yerler

“Ege’nin incisi” deyince tüm huzuru ve güzelliğiyle akıllara gelen İzmir’de günübirlik gezilecek yerler, aslına bakarsanız saymakla bitmez diyebiliriz. Kent içerisinde sayfiye yerleri dahil olmak üzere pek çok güzel gezi rotasına ulaşmak, bir gün içerisinde keyifli aktiviteler yapabilmek son derece konforlu! Ancak bu yerlerin en popüler olanlarından bahsederek özellikle ilk kez İzmir’e gidecekler ya da henüz keşfedilecek yerlerini deneyimlememiş olanlar için son derece faydalı olacaktır.

İzmir'de Günübirlik Gezilecek Yerler için Kapsamlı Rehber

İzmir’i hiçbir hedef veya rota belirlemeden deneyimlemenin de bambaşka olduğunu bilmelisiniz. Ancak elbette kısa bir dönem içerisinde belli noktalarını görmek ve rotanızı listelemek için size yardımcı olacak bu kapsamlı rehberi kullanabilirsiniz. İzmir deyince herkesin aklına ilk gelen yer, şehir merkezi olarak konumlanmış olan Konak ve elbette Kemeraltı çarşısıdır. Ardından ise bahsedeceğimiz lokasyonlar; Smyrna Antik Kenti, Kadifekale, Tarihi Asansör, Alsancak Sevgi Yolu, Kıbrıs Şehitleri Caddesi, Kordon Boyu, İzmir Arkeoloji Müzesi, Efes Antik Kenti, Ayasuluk Tepesi, Artemis Tapınağı! Havasıyla, atmosferiyle, zarif halkıyla, tarihiyle her bir lokasyondan ayrı ayrı etkileneceğinizi şimdiden bilmelisiniz. Elbette İzmir geziniz için en az 3 gününüzü ayırmanız gerektiğini de söylemeden geçmeyelim.

Konak Meydanı

Konak Meydanı, İzmir’in merkezinde bulunan pek çok iş merkezinin, tarihi ve turistik yerlerin, Kemeraltı Çarşısı’nın da yer aldığı meydandır. Konak Meydanı’nın hatta İzmir’in simgesi haline gelmiş olan saat kulesinde bir fotoğraf çekilmeyi, kuşlara yem atarken meşhur İzmir kumrusunu tatmayı es geçmeyin. Konak Meydanı’nda satılan kumru ve simit (İzmir tabiriyle gevrek) İzmir’in en lezzetli olanlarıdır. Dolayısıyla oraya kadar gitmişken mutlaka tadına bakın. Meydan turunuzu tamamladıktan sonra Kemeraltı’na doğru yürümeye başlayabilirsiniz.

Kemeraltı Çarşısı

Geçmişte ticaretin kalbi olan çarşıya ülkenin çeşitli yerlerinden getirilen ürünler, denizyolu ile yurtdışına gönderilirmiş. Bugün uluslararası ticari önemini yitirmiş olsa da hala şehrin en önemli ticari hareketliliğini sağlayan noktalarından biridir. 

Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda aradığınız her şeyi bulabilirsiniz. Çarşıda neredeyse tüm yapılar, yüzyıllık hatta daha fazla tarihe sahiptir. Atacağınız her adımda şehir tarihini hissedeceğinize emin olabilirsiniz. Kemeraltı Çarşısı’nda Kızlarağası Hanı’nı gezip bir kahve molası vermeden ve Hisar Önü’nde lezzetli bir yemek yedikten sonra meşhur kazandibiden ya da şam baba tatlısından yemeden dönmeyin. Yılın her zamanında kalabalık olan çarşıda yorucu ama keyifli bir gezi yapmaya hazır olun!

Smyrna Antik Kenti

Smyrna Antik Kenti, heykellerin ve anıtların bulunduğu bir mekandır. Şehir merkezi, çarşı, pazar anlamlarına gelen Agora ismi ile de duyabileceğiniz üzere ticaretin, dinin, politikanın, sanatın ve kentin merkezi olarak milattan önce ikinci yüzyılda inşa edildiği tahmin edilir. Günümüze kadar gelebilen ve tarihine tanıklık edebildiğimiz tek Agora, burasıdır. Bölgeye ait olan tarihi eserler ise İzmir Arkeoloji Müzesi’nde sergilenir. İçerisinde dünyanın en büyüğü olarak bilinen tiyatrolarından birine ve bir stadyumu da var. Yüzyıllar öncesinde yaşamın merkezi olan bu yeri, bu düşünceyle dolaştığınızda etkilenmemek imkansız bir hale gelecek.

Kadifekale

İzmir Körfezi’ne tamamen hakimiyet olan bir tepeye konumlanmış Kadifekale, Büyük İskender tarafından milattan önce üçüncü yüzyılda yaptırılmış ve tarih boyunca farklı uygarlıkların müdahale ve onarımları ile bugüne kadar gelmiş.

Helenistik ve Roma mimarisini taşıyan surlar, çevresindeki kaçınılmaz modern kentleşmeye rağmen hala heybetiyle ilgiyi üzerine çekebilmektedir. Kalede Bizans dönemine ait olduğu bilinen mescit ve sarnıç kalıntısı halen mevcut durumdadır. Tanıklık edeceğiniz tarihi ve etkileneceğiniz atmosferi Kadifekale girişindeki kafede manzaraya karşı içeceğiniz kahvenizle daha da keyifli hale getirebilirsiniz.

Tarihi Asansör

İzmir seyahatinizde asla unutmamanız gereken bir rota; Tarihi Asansör! Huzurlu sokağıyla, Dario Moreno şarkılarıyla taçlanan asansör keyfi ardından bütün bir kenti kuş bakışı karşınıza alacağınız eşsiz manzarasıyla tek kelimeyle huzurun adresi! Elbette bir sokağın ortasında yer alan devasa bir asansörün bir hikayesi var. İzmir’de yaşayan Yahudi iş adamlarından Nesim Levi, Halil Rıfat Paşa ve Mithatpaşa Caddesi arasındaki ulaşımı kolaylaştırmak amacıyla bu asansörü inşa ettirmiş. Zira asansör inşasından öncesinde iki noktayı birbirine bağlayan 155 basamaklı bir merdivenmiş. İlk inşa sırasında iki asansörden biri buharlı ve diğeri de elektrikli olarak tasarlanmış. 1985 yılında yapılan restorasyon sonrasında her iki asansörde elektrikli olarak çalışır duruma gelmiştir. Bugün kentin en huzurlu noktalarından biri haline gelen bu yer, yukarıdaki manzarasıyla aşağıda yer alan kafelerin ve sokağın keyfiyle bambaşka bir gezi rotası olarak akıllara kazınıyor!

Alsancak Sevgi Yolu

Yol boyu iki tarafta da ihtişamlı Palmiye ağaçları, rengarenk ışıklarla aydınlatılmış zemini, Yeşilçam’ın unutulmaz isimlerine saygı amacıyla hazırlanmış plakaları ile nostaljik bir yolculuğa çıkacağınız Alsancak Sevgi Yolu’na bayılacaksınız. Çok sayıda kitap, takı ve hediyelik eşya standının bulunduğu Sevgi Yolu’nda turunuzu ve alışverişinizi tamamladıktan sonra Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ne doğru yola koyulabilirsiniz.

Kıbrıs Şehitleri Caddesi

İzmirlilerin buluşma noktası, turistlerin ise eğlenceli rotalarından biri olan Kıbrıs Şehitleri Caddesi, mevsimsellik gözetmeden her an capcanlı! Her zevke hitap eden mekanın bulunduğu caddede hem alışveriş yapabilir, hem yeme-içme için keyifli mekanlar deneyimleyebilirsiniz. Buraya kadar gelmişken Dostlar Fırını’ndan boyoz, Çelebi’den İzmir bombası yemeden dönmemeniz gerektiğini de ipucu olarak verelim.

Kordon Boyu

Gün doğumundan batımına kadar her anında manzarasının rengi ile hayran bırakan Kordon, İzmir’in sembolik noktalarından biridir. Daima hareketli ve dinamik olan Kordon’da mis gibi havayı koklayarak keyifli bir yürüyüş sonrasında birbirinden güzel mekanları keşfedebilir ya da çimlerin üzerinde oturarak gerçek bir İzmirli gibi manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

İzmir Arkeoloji Müzesi

Konak Bahribaba Park alanında bulunan Arkeoloji müzesi, ilk olarak 1927 Aya Vukla Kilisesi’nde hizmete açılmıştır. Daha sonra 1984 yılında mevcut müze binası inşa edilmiştir. Müzede binlerce yıllık tarihi olan eserlerden yakın tarih eserlerine kadar pek çok tarihi eser sergilenir. İzmir seyahatinizde tarihi bir durak olarak Arkeoloji Müzesi’ni de listeye almalısınız.

Efes Antik Kenti

En az Konak Meydanı kadar yerli yabancı herkesin bildiği ve kentin sembolü olmuş Efes Antik Kenti kesinlikle görülmeli! Tarihi milattan önce 6000 yılına dayandığı tahmin edilen antik kent, Helenistik dönemden Osmanlı dönemine kadar her dönemde varlığını korumuştur. Tarihe, arkeolojiye merakı olan herkesin hayran kalacağı Antik kent ve Efes Müzesi kesinlikle görülmeye değer. Müzekart ile ücretsiz giriş yapabileceğinizi de şimdiden not alın.

Ayasuluk Tepesi

Efes Müzesi ile arasında 15 dakikalık bir yürüme mesafesi olan Ayasuluk Tepesi, Selçuk Kalesi ismi ile de bilinir. Burada St. John Kilisesi ve İsa Bey Camii’yi de görebilirsiniz. Camii, nispeten sıradan olsa da oraya kadar gitmişken görülecek yerler arasında… Kilise ise bir bütün halinde değil de kalıntılarını da görebileceğiniz şekilde günümüze kadar gelebilmiştir.

Artemis Tapınağı

Dünyanın 7 harikasından biri olarak bilinen Artemis Tapınağı olarak gideceğiniz bölgede ne yazık ki iki sütun ve birkaç taş kalıntısı dışında bir şey göremeyeceksiniz. Efes Antik kenti güzergahında bulunduğu için orayı ziyaret ederken görebilirsiniz. Ancak beklentinizi yüksek tutmamanız gerektiğini de hatırlatmadan geçmeyelim.